24/02/2019, 11:30
2.gün
Daha önceki yazımda Duyarsızlaştırma çalışmalarının 1.gününde neler yaptığımdan bahsetmiştim. http://kekemelikforum.com/konu-duyarsizl...nleri.html Şimdi ise 2.gün , hem yabancı dilde hem Türkçe olarak kekemelik yapalı deyip Sultanahmet e gittik. Kahvaltı için mado ya gittik. Kahvaltı tabağı isterken çeşit çeşit kahvaltı tabakları var. K k k ve t t t harfi ben de zor çıkıyor. Klasik kahvaltı tabağı isteyelim dedik. Güzelce kekeleyerek isteyeceğimizi istedik. Karşı taraf zaten sizin kekeme olduğunuzu anladığı için bekliyor. Kahvaltımızı yaptıktan sonra doğruca Sultanahmet meydanına oturan turistlere. Burada hem İngilizce konuşmakla ilgili bir kaygı hem de kekemelik kaygısı. İkisiyle de mücadele adına bir şeyler yapabilir miyiz dedik ve ilk 2 li bankta oturan turistin yanına gittik. Klişe sözün ing haliyle. Ya gerçekten ing yapmak daha zormuş. Çünkü 2 kaygıyla mücadele ediyorsunuz. İlk deney örneklerimiz kibarca reddettikten sonra sıra geldi ikincisine, bir adam ve yanında bir kadın. Dedik herhâlde turist bunlar. Arkadaşım girişi yaptıktan sonra adam Türkçe konuş Türkçe deyince biz tabi gülümsedik. Sonra adama türkçe egzersizlerimiz yaptıktan sonra yanındaki bayan ing bildiği için ona da ing birşeyler okuyarak egzersizlerimizi yaptık. Yabancı olan bayan çok iyi karşıladı bizi. En son ayrılırken doğru yolda gidiyorsunuz devam edin dediler bizlere. . Sonrasında çinli bir gencin yanına gittik. Çok iyi ing bilmiyor, olsun dedik, önemli olan kekelemek, kekelemeyi nasıl kontrol altına alırımı test etmek ve göz kontağı. Onunla o şekilde devam ettikten sonra bir bayan ve 2 erkeğin oturduu bir banka gittik. günün ilk ciddi olumsuz tepkisini alıyoruz şimdi. Girişi yaptıktan sonra yaşı ileri olan adam “Okuyacaksan kendin evde oku, kendin dinle” dedi. Aaa aaa aama şöyle bö bö yle deyip açıklama yapmaya izin vermeden laf kesmeler bölmeler, derken ayrıldık. Yapacak bir şey yok. İnsanlar sizi üzemez. O onun karakteri. Herkes karakterinin gereğini yansıtır deyip yolumuza devam ettik. Aslında bunları yaşamak da bizim adıma birer fayda. Neden diyeceksiniz. Kekemelikle mücadele ederken kekemelik tamamen geçecek diye bir şey yok. Hele yetişkinlikte çok zor. Kekeleme için Tolerans payı vermek lazım. Diğer insanların hata yapma esnekliği gibi. İlerde gerçek ortamda kekelediğin zaman kendini üzme, duygusal olarak kendini yıpratma diye telkinler verilir ya. Onu bizzat yaşayarak o duyguya karşı da duyarsızlaşmış oluyorsunuz. Çünkü siz ayıp bir şey yapmıyorsunuz, utanç verici bir şey yapmıyorsunuz. Sadece kekeliyorsunuz. Bu suç değil. Sonra topkapı sarayının önünde bankta oturan tursit görünümlü bir bayanın yanına gidiyoruz. İngilizce başlıyoruz, bayan ben turist değilim diyor türkçe olarak. Başlıyoruz türkçe egzersize. Sonra o şekilde devam ederek 1 kaç saat geçiriyoruz burada. Sonra ver elini yine Kadıköy moda. Kadıköy de dün yaptığımız gibi aynı yerde sahil boyunca kekemeliğe devam. Dikkat çekenleri anlatmaya çalışayım. Bu sefer elimizde tekerlemeler var. Özellikle zor çıkardığımız harflerle ilgili olarak tekerleme okuyoruz. Otobüs durağında bekleyen 4 tane adamın yanına gittim. Klişe giriş ve baktım adamlardan 2 tanesi yere bakıyor. Diğer 2 si bana bakıyor. Yere bakanlar muhtemelen bizlerin bu durumu ayıp, bunlara daha da bakıp daha fazla rezil olmasınlar. Haa ha ha ha . Yav kardeşim ben kendimden utanmıyorum sen benden niye utanasanız ki. Tabi bu düşünceyi kendime aşılmaya çalışıyorum. Zaten bu yüzden duyarsızlaştırma yapıyoruz ya.. Neyse özellikle bana bakmayanların gözlerinin içine içine baktım. Bu sefer adamlar utanmaya başladılar. Zaten sus pus olmuşlar. Sonra diğer 2 adamla konuşmaya başladık. Bir tanesi, “Hocam sizi tebrik ederim, ben kekeme olsam bu şekilde dışarı çıkıp bunu yapamam” deyip güzel geri dönüşümler alarak devam ettik. Başka bir örnek , yerde oturan 1 kız 2 genç muhtemelen müzik grubu gbi birşeydi. Me Me Me rhaba ben kekemeyim giriş ve sonrasında bilerek kekeleme. Kız hafif hafif tebessüm ediyor. Ama sempatikliğe gülüyor. Alay için değil. İnsanın alaycı gülmesi zaten belli olur bakışlarından. Bu öyle değil. Onlarla uzun uzun sohbet yola devam. Sonrasında Onur ile ayrılarak tek başımıza yapalım dedik. Parkın ortasında oturan 3 lü grup. Klişe giriş, biz türk değiliz, ama dedim türkçe konuluyorsunuz, bi gürcüyüz anlamıyoruz..Peki dedik yola devam..Sonrasında bir kız bir erkek sevgili oldukları uzaktan belli.. Giriş ve kibarca reddediliş.. ☺ ☺ Sonrasında bir bankta oturana 2 tane bayan ve tane bay. Yaşları ileriydi. Dünden kalan yaşları ileri amca ve teyzeden aldığımız refuse ları eliminite etmek için iyi bir şey olur dedik ve klasik giriş baktık iyi gidiyor. Hatta bayanlardan birisi ben tekerlemeleri okumayı başarınca, bu tekerlemeleri biz bile zor okuyoruz senin okuman gerçekten çok güzel bir şey.” Dedi. Hatta tekerlemeleri okurken ben 3 kelimede bir takılarak aralarda nefes alıyordum. Daha da estetik bir şekilde kekeleyince onların da hoşuna gidiyordu. Arkadaşlar insanlar gerçekten sizin kekemeliğinize takılmıyorlar. Sadece kekeleyin ama değişik yüz ve değişik semptomlar göstermeyin (Belki başta istemli blok olabilir). Ben bunu bizzat yaşayarak test ettim . Tescillenmiştir ☺ Sonrasında yerde oturan bir genç ve yetişkin erkekler grubu. Yine aynı.. Başta ürkek bir karşılama ve güzel bir uğurlama. Sonra, kaykay yapan gençler. Gençler tam bir matrak. Tekerleme çıktısında birsürü tekerleme vardı. Elemanlar sürekli bana “abi sunu okur musun, bunda ben bile zorlanıyorum” ama gerçekten hoş bir muhabbetle. Kesinlikle dalga veya alaylama yok. Çünkü sadece kekeliyorum. Yani hece tekrarı yapıyorum. Negatif algı yaratacak gibi bir izlenim vermiyorum. Sonrasında abi sen iyisin ya, birşeyin yok ya “ “ arkadaşlar diyorum konuşurken kekeledim ya diyorum” “ abi sıkıntı değil bunlar, sende bir şey yok. Onlar önemli değil” dedi. Hatta gençlerden bir tanesi dedi ki” Abi bence kekemelik bir kekemeyi daha fazla sempatik gösteriyor, hatta benim bir kız arkadaşım vardı, bbb leri söyleyemiyordu. Öyle sempatik geliyordu ki bana, sırf o kızla o sempatikliği yüzünden çıkıyorum” dedi. Ben şok Onlarla da uzunca muhabbetten ayrıldıktan sonra 1 kaç saat daha yaparak akşam 5 gibi egzersizleri bitirdik.